“Bastığın yerleri toprak diyerek geçme, tanı, Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı. Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır atanı” Alp Arslan'ın 1071 Malazgirt Zaferi'nden tutun, Osmanlı Devletinin kuruluşu, 27 Ocak 1299’a kadar. Fatih Sultan Mehmet’in 29 Mayıs 1453’de İstanbul’un Fethinden tutun, Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919’da başlattığı kurtuluş savaşından bugüne kadar bu topraklarda yüz binlerce kefensiz yatan atalarımız var.  İnanıyorum ki herkes kendi tarihini incelese yüz sene bin sene öncesine gitse mutlaka sülalesinde bir şehit vardır. Kiminin Malazgirt savaşında, kiminin Osmanlının fetihlerin de kiminin kurtuluş savaşında bu topraklar için kanını dökmüş bir akrabası vardır. Mehmet Akif Ersoy’un da dediği gibi bastığımız yerler toprak belki! Ama o toprağın altında bu vatan için can vermiş nice şehitler var. Yaklaşık bin yıldır bu ülkede ne ezanları susturabildiler nede bayrağımızı indirebildiler. Bu günden sonrada bunu başarabilecek ezanımızı susturacak bayrağımızı indirebilecek bir güç bu dünyada yok. Liderler gelir geçer ama Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi “Aradığın kudret damarlarındaki asil kanda mevcut” olduğunu bilen bu millet, bu topraklarda ne ezan susmasına izin verir nede bayrağın inmesine izin verir. Bazı siyasiler çıkar bunun şovunu yapabilirler “biz olduğumuz sürece bayrak inmez ezan susmaz” algısını yapabilirler. Ama bu millet bilir ki siz bir Fatih Sultan Mehmet’in, bir Kanuni Sultan Süleyman’ın, bir Mustafa Kemal Atatürk’ün ve onlar gibi birçok liderin yüzde biri etmezsiniz. Alp Arslan, Fatih Sultan Mehmet, Yıldırım Beyazıt, Kanuni Sultan Süleyman, Mustafa Kemal Atatürk gibi nice komutanlar, nice liderler hakkın rahmetine kavuştuğun da bu ülkede bayraklar mı inmiş, ezanlar mı susmuş da, bugün güya sizin sayenizde ezanlar susmayacak bayraklar inmeyecek!!! Hadi oradan... Kudret sizde değil kudret bu milletin damarlarında ki asil kanda. Milletimizde bu asil kan olmasaydı, bu topraklarda yüz binlerce kefensiz yatan şehitler olmasaydı, hiçbir komutan hiçbir lider tek bir savaş bile kazanamazdı.  Ama son zamanlarda bazı müptezeller bastığı yerleri sadece toprak olarak görüyor, incitiyor altında yatan şehitlerimizi. Bu vatan için Türk, Kürt, Çerkez, Laz ayrımı olmadan can veren şehitlerimizi incitiyorlar. Çünkü Türk, Kürt, Çerkez ayrımı yapıyorlar, Osmanlı torunu Cumhuriyet çocuğu ayrımı yapıyorlar, bir birlerine terörist diyorlar, sağcı-solcu diye insanları ayrıştırıyorlar, Sünni-Alevi ayrımı yapıyorlar. Oysa bu vatan için şehit olanların için de Osmanlı Torunuyum diyen, Cumhuriyet Çocuğuyum diyen, Türk’ü, Kürt’ü, Çerkez’i, Laz’ı, Alevi’si Sünni’si, sağcısı solcusu olmak üzere bu topraklarda yatan herkesin şehidi var. Ne yazık ki insanların inanarak güvenerek seçtikleri bazı siyasiler ve onların yardakçıları da bu topraklarda yatan şehit atalarımızı incitiyorlar. Düne kadar terörist dedikleriyle bugün yan yana resimler veriyorlar. Binlerce insanın ölümünden sorumlu olanlarla diyaloğa giriyorlar. Kimse kusura bakmasın düne kadar bu vatanı bölmeye çalışanlar, binlerce şehit vermemize sebep olanlar, bir kez bile PKK terör örgütü demeyenler diyemeyenler bugün muhatap alınıyorsa, ben onlara “bu topraklarda binlerce kefensiz yatan atalarımızı incitiyorsunuz” derim.