Lise de okuduğum yıllardı, okul takımında basketbol oynuyordum. Takımdaki bazı sporcuların antrenmanlara gelmediğini fark etmiştim. Haliyle, antrenman eksikliği yüzünden kondisyonları çok zayıftı. Antrenörlerimiz sık sık antrenman yapmamış, hatta doğru dürüst maça bile çıkmamış arkadaşları motive etmeye çalışırdı. Motivasyonu yükselen bu sporcular sahaya çıkardı. Seyirciler de bizi coşkuyla desteklerdi: "Siz o takımı ezersiniz! Güçlüsünüz, büyüksünüz!" diye bağırırlardı. Peki, yeterli antrenman yapmamış bu sporcular sadece motivasyonla maçı kazanabileceğini düşünüyor musunuz? Başka bir örnek vereyim. Bir öğrenci düşünün doğru dürüst dersine çalışmamış, derslerde öğretmenini dinlememiş sonra bu öğrenci sınava giriyor ve anne ve baba bu öğrenciyi motive ediyor ” Aslan oğlum, kaplan oğlum sen bu sınavda çok başarılı olacaksın. Hadi göreyim seni....” Sizce bu öğrenci girdiği sınavda başarılı olur mu? Bir öğretmen düşünün konferansta önemli bir sunum yapacak ama dersine çalışmamış sunum konusu hakkında araştırma yapmamış, makale taramamış, Bu hoca sunum yapmaya gitsin arkadaşları  “Sen aslansın, sen kaplansın bu sunumu çok iyi yapacaksın desin.” Sizce iyi sunum yapabilir mi... Aynı mantık Beden-Zihin ilişkilerinde de geçerlidir. Atalarımız ne demiş “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.”  Ne derlerse desinler “Sen akıllısın” “Sen Mükemmelsin” “Sen Süper Zekasın”  Bu düşünceler bedenen sağlıklı insanlarda olan düşüncelerdir. Beden sağlıklı olduğunda zihinde sağlıklı olur. Sağlıklı insan sağlıklı düşünceye sahip olur. Bundan dolayı iyi sporcular asla olumsuz düşüncelere sahip değildir. Sağlıklıdır ve çalışkandırlar iyide antrenman yaparlar ve düşünceleri  de sorunun değil çözümün kaynağı yönündedir. Bireyin zihinsel durumu ile bedensel sağlığı arasında doğrudan bir ilişki bulunmaktadır. "Sen akıllısın," "Sen mükemmelsin," veya "Sen süper zekâsın" gibi son derece olumlu ve yüksek özgüven içeren düşünceler, genellikle bedenen sağlıklı olan kişilerde kök salmaktadır. Beden Sağlığı, zihin sağlığını belirler. Beden, fizyolojik olarak sağlıklı ve güçlü olduğunda, zihin de doğal olarak daha sağlıklı ve yapıcı bir hale gelir. Sağlıklı bir birey, dolayısıyla sağlıklı bir düşünce yapısına sahip olur. Ben çok duydum eminim sizde duymuşsunuzdur. “Falanca sporcu yetenekli ve çok iyi sporcu ama özel yaşantısına dikkat etmedi, gece hayatı, düzensiz hayat onu perişan etti. Sağlığını bozdu, performansı düştü”  İyi sporcular, genellikle asla olumsuz düşüncelere sahip değildirler. Bunun nedeni sadece zihinsel antrenman değil, aynı zamanda sağlıklı olmaları ve disiplinli bir şekilde iyi antrenman yapmalarıdır. Onların düşünceleri, karşılaştıkları zorluklarda sorunun kendisine değil, çözümün kaynağına odaklanmıştır. Kısacası, bu anlayışa göre, fiziksel disiplin ve sağlık, zihinsel gücün ve olumlu düşünce yapısının inşa edildiği temeldir. Olumlu ve yapıcı düşünceler, zayıf bir temel üzerine değil, sağlam bir bedensel sağlık üzerine kurulur. Sağlıklı bir düşünceye sahip bir öğretmen sürekli araştırma içindedir. Sürekli okur ve sorunlarda çözüm arar çözümlerde sorun aramaz. O öğretmen çözüme odaklanmıştır. Buda sağlıklı düşünme soncunda elde edilir. Sağlıklı düşünme ve sağlıklı beyin ancak ve ancak sağlam vücutta bulunur. Aynı mantık eğitimciler içinde geçerlidir. Sağlıklı bir düşünce yapısına sahip olan bir eğitimcinin davranış biçimi, genel yaklaşımlardan farklılık gösterir. Böylesi bir öğretmen, mesleki gelişimini asla durdurmaz; bu yüzden sürekli olarak okuma, araştırma ve bilgi alışverişi halindedir. Bilgiyi sürekli taze tutmak, onun için sadece bir görev değil, zihinsel sağlığının bir yansımasıdır. Zihinsel sağlık sağlıklı bir bedende vuku bulur. Bu öğretmen, karşılaştığı zorluklara yaklaşımında da fark yaratır. O, sorun ortaya çıktığında hemen çözüm yolları aramaya odaklanır. Çözüme odaklanmış olduğu için, mevcut çözümlerde veya uygulamalarda yeni sorunlar veya aksaklıklar bulmaya çalışarak zaman kaybetmez. Zihniyetinin sağlıklı olması, onu engelleri aşmaya ve olumlu sonuçlar üretmeye yönlendirir. Özetle, bu tür bir öğretmen, enerjisini sorunun kendisinde takılıp kalmaya değil, sorunu ortadan kaldıracak çözümü üretmeye harcar. Bu, onun sağlıklı düşünce yapısının somut bir yansımasıdır. Sağlıklı bir bedene sahip olmak, sağlıklı bir zihne ve berrak bir akla sahip olmanın temel koşuludur. Kişinin fiziksel olarak güçlü, dinlenmiş ve hastalıklardan arınmış olması, onun düşünme, öğrenme, problem çözme ve karar verme gibi bilişsel süreçlerini en iyi şekilde yerine getirebilmesini sağlar. Bir sporcunun özel yaşamına dikkat etmesi ve kötü alışkanlıklardan kaçınması gerektiği gibi, nitelikli bir eğitimci de olumlu düşünceleri benimsemeli ve olumsuz düşüncelerden uzak durmalıdır. Bu durum, sağlığa dikkat etme prensibine benzer: Sağlıksız bir bireyin, sağlığına özen göstererek (içki, sigara, geç yatma, uykusuzluk, dengesiz beslenme gibi alışkanlıklardan kaçınarak) sağlığına kavuşması ve güçlenmesi mümkündür. Aynı şekilde, olumsuz düşüncelere eğilimli olan bir kişi de (dedikodu, kıskançlık, kendine güvensizlik, öfke, sinir gibi hallerden kaçınarak) olumlu ve yapıcı düşünme üzerinde çalışarak zihinsel yapısını güçlendirebilir. Bir kişinin tam potansiyeline ulaşabilmesi için hem fiziksel hem de zihinsel sağlığına aynı derecede özen göstermesi gerekir.