Sizin Yapacağınız İşin Taaa..!

Hakkımda soruşturmamı açılacak? Açılsın kardeşim... Bazı sosyal medyanın siyasi yalakaları beni linç mi edecek? Etsin kardeşi... O içimden gelen “Sizin yapacağınız işin içine” diye başlayacak cümlelerimi okuyucularıma saygıdan dolayı burada kuramıyorum. Ama sizlerin hakkında ki düşüncelerimi en azıdan şu şekilde belirtmek istiyorum:  Siz katilsiniz, siz canisiniz siz toplumun yoğun olduğu yerlere bomba koyup yüzlerce masum vatandaşı katledenlerden hiç farkınız yok. Siz rant için her şeyinizi satarsınız, içinizde Allah korkusu yok, vicdandan nasibini almamış yaratıklarsınız. Kim mi bunlar? İnsanların hayatını tehlikeye atan herkes. Mesela madenlerde tedbir almadıkları için yüzlerce işçinin ölümüne sebep olan patronlar ve onları denetlemeyen yetkili kamu kurumları! Mesela işlettiği bir otele gereken önlemler alınmadığı için yüzlerce kişinin ölümüne neden olan patronlar ve onları denetlemeyen yetkili kamu kurumları! Mesela tren kazasından ihmali olup yüzlerce insanın ölümüne neden olan herkes! Bir selde bir toprak kaymasında yüzlerce insanın ölümüne neden olan; dere yatağına, heyelan bölgesine inşaat yapanlar, bunlara izin veren yetkili kurumlar. İmar barışı bahanesiyle ayıplı riskli bölgelerde ki yapılara göz yumanlar. Yeterli denetimler yapılmadığı için depremlerde on binlerce insanımızın ölümüne sebep olanlar! Hepiniz katilsiniz! Söyleyin bana bunların bomba atıp yüzlerce masumu öldüren canilerden ne farkı var?  İşte en son Samsun'da yaşanan o olay; Arabasını yıkamak için gittiği bir alış veriş merkezinin benzin istasyonun da heyelan sonucu iki çocuk ve babanın ölümüne sebep olanlar, sizde katilsiniz! Üstelik o alışveriş merkezinin olduğu yerde daha önce sel baskını da olmuştu o yıl sel felaketlerinde onlarca vatandaşımız can vermişti. Bu yapıları kim yaptı? Kaçak mı yapıldı? Kaçak yapıldıysa neden yıkılmadı? Kaçak yapılmayıp yetkili kurumların izniyle yapıldıysa bu yapılara kim izin verdi? O benzin istasyonunun araba yıkama bölümü tam kayaların dibindeydi üstelik o bölgede heyelan uyarısını gösteren tabelalar vardı. Ya arkadaş heyelan bölgesi tabelasını koyan o sivri zekâlı yetkililer, kayaların dibine araba yıkama yeri yapılmasına nasıl müsaade etti?  Bu nasıl bir ihmal? Gerçi bana sorarsanız bu durum ihmal falan değil bilerek isteyerek cinayete teşebbüs. Devlet vatandaşının can güvenliğini sağlamak zorundadır. Devletin birinci önceliği milleti yaşat ki devlet yaşasın mantığıdır. Millet yaşayamazsa devlet olur mu? Olmaz... O zaman önce millet olacak sonra Devlet olacak. Bu durumda da Devlet vatandaşını yaşatmak için her türlü tedbiri alacak. Tabi bunu devletimizi idare edenler yapacak. Devlet yücedir ama devleti idare eden siyasiler devletin yüceliğini bilerek devletimize milletimize layık bir yönetim sergilemeleri gerekir. Benim düşünceme göre savcı devlettir, polis, asker devlettir. Bu nedenle bu ülkenin savcıları polisleri gerekeni yapmalı ve iki çocukla birlikte bir babanın canını alan katillere hesap sormalıdır.  Heyelan bölgesine o araba yıkama sistemini kim yaptı? Oraya kim ruhsat verdi? Ruhsat vermediyse nasıl kaçak çalışılmasına kimler göz yumuldu? Hepsinden önemlisi sel yatağı olduğu iddia edilen bir yere o alışveriş merkezi nasıl kuruldu? Kim bu katiller? Bir insanı öldürmek için ille mermi mi sıkmak gerek? Bu yapılan yüzünden üç kişinin ölmesi cinayet değildir de nedir? Bekleyip göreceğiz.