Vizyon Kuyumcu

Siyasi Kataraktın Karanlığında: Perdeleri Kaldırmanın Vakti Geldi

Gündem 16.04.2025 - 12:43, Güncelleme: 16.04.2025 - 12:43
 

Siyasi Kataraktın Karanlığında: Perdeleri Kaldırmanın Vakti Geldi

Katarakt, göz merceğinin veya onu çevreleyen şeffaf zarın ışığın geçişini engelleyecek şekilde bulanıklaşmasıdır. Tedavi edilmediğinde bulanık görmenin yanında körlüğe dahi neden olabilir. Kataraktın tek çözümü ise ameliyattır.

Ülkemde ise malesef sorun gözlerde değil algıda. Toplum olarak algımızda oluşan katarakt sebebiyle gözlerimizle aleni olarak görsek dahi oynanan oyunları idrak edemiyoruz. Gözlerimizi karartan bir katarakt misali, siyaset sahnesinde dönen oyunlar da zihinlerimizi bulandırıyor. Her geçen gün, halkın gerçek ihtiyaçlarını göz ardı eden ve kendi çıkarları peşinde koşan siyasi aktörler tarafından örülen algı perdeleriyle karşı karşıyayız. Bu perdeler ardında, samimiyet ve şeffaflığın yerini çıkarcılık ve güç hırsı aldı. Artık bu manipülasyonlara dur deme zamanı geldi. Ülkemiz, sadece coğrafi değil, aynı zamanda siyasi bir ateş çemberinde sıkışmış durumda. Seçim vaatleri birer birer unutulurken, vatandaşın umutları siyasi manevraların gölgesinde boğuluyor. Siyasetçiler, koltuk uğruna halkın sesini bastıran ve sorunların üstünü örten stratejilerle, topluma derin bir körlük yaşatıyor. Kısa vadeli çıkarlar, ülkenin uzun vadeli refahı pahasına önceliklendiriliyor. Mevcut durumdan kurtulmak için, bireylerin daha eleştirel ve bilinçli bir tutum sergilemesi gerekiyor. Gerçeklerin manipüle edilmediği, halkın iradesine saygı duyulan bir siyasi atmosfer oluşturmak şart. Güçlü olanın değil, haklı olanın yanında yer almalı; eleştirilerle bastırılan hak taleplerini daha da yüksek sesle dile getirmeliyiz. Siyasi liderler, halkı bir piyon gibi kullanmaktan vazgeçmeli. Toplumun gerisinden gelmek yerine, topluma yol gösteren, onları dinleyen temsilcilere ihtiyaç var. Aldatma taktiklerinin yerine samimiyeti koymak, siyasetin kaybettiği güveni yeniden inşa etmek için elzemdir. Bu dönüşüm, sadece siyasilerin değil, her birimizin sorumluluğundadır. Algılarımıza inen bu perdeyi kaldırmanın yolu, bilinçli ve kararlı bir uyanıştan geçiyor. Şimdi, bu kataraktı aşmak ve toplumsal netliği sağlamak için birleşmeli, perdeleri elimizle sıyırarak gerçekleri gün yüzüne çıkarmalıyız. Toplum olarak sesimizi yükseltebilirsek, ışığımız asla sönmeyecek.
Katarakt, göz merceğinin veya onu çevreleyen şeffaf zarın ışığın geçişini engelleyecek şekilde bulanıklaşmasıdır. Tedavi edilmediğinde bulanık görmenin yanında körlüğe dahi neden olabilir. Kataraktın tek çözümü ise ameliyattır.

Ülkemde ise malesef sorun gözlerde değil algıda. Toplum olarak algımızda oluşan katarakt sebebiyle gözlerimizle aleni olarak görsek dahi oynanan oyunları idrak edemiyoruz.

Gözlerimizi karartan bir katarakt misali, siyaset sahnesinde dönen oyunlar da zihinlerimizi bulandırıyor. Her geçen gün, halkın gerçek ihtiyaçlarını göz ardı eden ve kendi çıkarları peşinde koşan siyasi aktörler tarafından örülen algı perdeleriyle karşı karşıyayız. Bu perdeler ardında, samimiyet ve şeffaflığın yerini çıkarcılık ve güç hırsı aldı. Artık bu manipülasyonlara dur deme zamanı geldi.

Ülkemiz, sadece coğrafi değil, aynı zamanda siyasi bir ateş çemberinde sıkışmış durumda. Seçim vaatleri birer birer unutulurken, vatandaşın umutları siyasi manevraların gölgesinde boğuluyor. Siyasetçiler, koltuk uğruna halkın sesini bastıran ve sorunların üstünü örten stratejilerle, topluma derin bir körlük yaşatıyor. Kısa vadeli çıkarlar, ülkenin uzun vadeli refahı pahasına önceliklendiriliyor.

Mevcut durumdan kurtulmak için, bireylerin daha eleştirel ve bilinçli bir tutum sergilemesi gerekiyor. Gerçeklerin manipüle edilmediği, halkın iradesine saygı duyulan bir siyasi atmosfer oluşturmak şart. Güçlü olanın değil, haklı olanın yanında yer almalı; eleştirilerle bastırılan hak taleplerini daha da yüksek sesle dile getirmeliyiz.

Siyasi liderler, halkı bir piyon gibi kullanmaktan vazgeçmeli. Toplumun gerisinden gelmek yerine, topluma yol gösteren, onları dinleyen temsilcilere ihtiyaç var. Aldatma taktiklerinin yerine samimiyeti koymak, siyasetin kaybettiği güveni yeniden inşa etmek için elzemdir. Bu dönüşüm, sadece siyasilerin değil, her birimizin sorumluluğundadır. Algılarımıza inen bu perdeyi kaldırmanın yolu, bilinçli ve kararlı bir uyanıştan geçiyor.

Şimdi, bu kataraktı aşmak ve toplumsal netliği sağlamak için birleşmeli, perdeleri elimizle sıyırarak gerçekleri gün yüzüne çıkarmalıyız. Toplum olarak sesimizi yükseltebilirsek, ışığımız asla sönmeyecek.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve samsunetikhaber3.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.