Vizyon Kuyumcu

Deprem Yazı Turası

Gündem 25.04.2025 - 09:30, Güncelleme: 25.04.2025 - 09:30
 

Deprem Yazı Turası

Marmara'da olan 6,2 şiddetinde ki deprem yüreklerimizi ağzımıza getirdi. Allah’a şükürler olsun ki can kaybı olmadı. Ama hepimiz çok korktuk.

Uzmanlar yıllardır Marmara’da büyük bir depremin olacağını açık açık söylüyorlardı, hatta adını da büyük İstanbul depremi koydular. Deprem olmadan adını bile koydular, yani İstanbul'da deprem olacağından o kadar eminler. Kısaca İstanbul’da büyük bir deprem bekleniyor.  Bu deprem olduğunda da büyük bir felaket yaşanacağını, İstanbul’da büyük bir yıkım olacağını, bunun nedenin de çarpık kentleşme, dikey binalar, kontrolsüz yapılan inşaatların sebep olacağını yine uzmanlar söylüyordu. Doğal olarak da Marmara’da oluşan 6,2 şiddetinde ki deprem halkta büyük bir panik yaşattı. İnsanlar panik içinde evlerinden kaçtı, kimi balkondan atladı, birçok insan geceyi dışarıda arabalarında çadırlarında geçirdi. Tabi bu durumda fırsatçılara gün doğdu, çadır fiyatları ilk yardım seti gibi deprem sonrası kullanılabilecek malzemelerde fiyatlar tavan yaptı. Kim ne derse desin afet zamanlarında bu tür fiyat artışlarını yapanlar ahlak değerleri olmayan fırsatçılardır. Ama ne yazık ki içimizde bu tip ahlak yoksunu olup insanların acısından bile kendilerine rant sağlayan büyük afetlerde bile tek derdi ceplerini doldurmak olan insanlar var. Ama benim konum bu değil. Benim konum şimdi ne olacak? Marmara’da yaşanan bu deprem sonrasında bilim adamları ikiye bölündü. Kimi uzmana göre Marmara’da beklenen deprem gerçekleşti ve artık tehlikenin en azından yakın zamanda büyük deprem tehlikesinin ortadan kalktığını söylerken, başka uzmanlarda bu depremin asıl büyük depremi tetiklediğini ve büyük İstanbul depreminin gerçekleşeceğini söylüyor. Bu uzman dediklerim üniversitelerde öğretim görevlisi olanlar. Her biri kendince konularında uzman insanlar, koca koca profesörler akademisyenler. Mesela İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Ziyadin Çakır: “Beklediğimiz Marmara depremi bu değil, onu erkene çeken bir deprem. Kuzey Anadolu Fayı’nda oluşan bu deprem zaman olarak Marmara depremini öne çekti” dedi.  Ve yine İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Cengiz Yıldırım: “Bu beklediğimiz büyük deprem değil” dedi. Yukarıdaki profesörler Marmara'da hala büyük bir depremin beklendiğini iddia ederken; Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, “Marmara’da depremler bitti. Rahat olun” dedi. Ve yine Prof. Dr. Osman Bektaş (Jeoloji Mühendisi): “Orta Marmara’daki fay creep’ yani ‘sürüklenen’ bir fay. Bu tür faylar ‘kilitli faylar’ gibi çok enerji biriktirmez. Sürüklendiği için daha az enerji biriktirir. Şimdiye kadarki bilimsel veriler bu bölgede 7 büyüklüğünde bir deprem olamayacağını, en fazla 6.4 büyüklüğünde bir depremin olabileceğini gösteriyordu. Nitekim bu öngörüye uygun bir netice çıktı. Endişeye mahal yok” dedi. Hadi bakalım buradan yakın. Koca koca profesörler bile ikiye bölünmüşken halk ne yapacak? Yazı turamı atacaklar? Yazı gelirse büyük deprem, olacak tura gelirse büyük deprem olmayacak diye işi şansa mı bırakacaklar?   Evlerine girip artık tehlike geçti rahat rahat uyuyalım mı diyecekler yoksa her an deprem olabilir diye çadırlarda mı yaşayacaklar?  Oysa doğal afetler bile şansa bırakılmaz. Dere yatağına ev yapılmaz, çığ tehlikesi olan bir yerde yerleşim olmaz. Eğer ülkeniz deprem kuşağındaysa binalarınız ona göre yapacaksınız demirini çimentosunu çalmayacaksınız. Tabi ki doğanın gücüne yeri gelir hiç bir şey karşı koyamaz. Ama elin oğlu 9 şiddetin de bile depreme dayanıklı binalar yapıyorsa ve bizde 7,5 şiddetin ki bir depremde evlerimiz yıkılıyorsa şapkamızı önümüze koyup düşüneceğiz. Ya da yazı tura atıp işimizi şansa bırakacağız. Hadi şimdi siz karar verin. Bu profesörlere bakarsak deprem riski kaldı ya da kalmadı. O zaman alalım elimize bozuk parayı atalım havaya, yazı gelirse deprem riski kalmadı diyen profesörlere inanalım, tura gelirse deprem riski devam ediyor diyen profesörlere inanalım. Yazı mı? Tura mı? Vah halimize vah.
Marmara'da olan 6,2 şiddetinde ki deprem yüreklerimizi ağzımıza getirdi. Allah’a şükürler olsun ki can kaybı olmadı. Ama hepimiz çok korktuk.

Uzmanlar yıllardır Marmara’da büyük bir depremin olacağını açık açık söylüyorlardı, hatta adını da büyük İstanbul depremi koydular. Deprem olmadan adını bile koydular, yani İstanbul'da deprem olacağından o kadar eminler.

Kısaca İstanbul’da büyük bir deprem bekleniyor. 

Bu deprem olduğunda da büyük bir felaket yaşanacağını, İstanbul’da büyük bir yıkım olacağını, bunun nedenin de çarpık kentleşme, dikey binalar, kontrolsüz yapılan inşaatların sebep olacağını yine uzmanlar söylüyordu.

Doğal olarak da Marmara’da oluşan 6,2 şiddetinde ki deprem halkta büyük bir panik yaşattı.

İnsanlar panik içinde evlerinden kaçtı, kimi balkondan atladı, birçok insan geceyi dışarıda arabalarında çadırlarında geçirdi.

Tabi bu durumda fırsatçılara gün doğdu, çadır fiyatları ilk yardım seti gibi deprem sonrası kullanılabilecek malzemelerde fiyatlar tavan yaptı.

Kim ne derse desin afet zamanlarında bu tür fiyat artışlarını yapanlar ahlak değerleri olmayan fırsatçılardır. Ama ne yazık ki içimizde bu tip ahlak yoksunu olup insanların acısından bile kendilerine rant sağlayan büyük afetlerde bile tek derdi ceplerini doldurmak olan insanlar var.

Ama benim konum bu değil. Benim konum şimdi ne olacak?

Marmara’da yaşanan bu deprem sonrasında bilim adamları ikiye bölündü.

Kimi uzmana göre Marmara’da beklenen deprem gerçekleşti ve artık tehlikenin en azından yakın zamanda büyük deprem tehlikesinin ortadan kalktığını söylerken, başka uzmanlarda bu depremin asıl büyük depremi tetiklediğini ve büyük İstanbul depreminin gerçekleşeceğini söylüyor.

Bu uzman dediklerim üniversitelerde öğretim görevlisi olanlar. Her biri kendince konularında uzman insanlar, koca koca profesörler akademisyenler.

Mesela İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Ziyadin Çakır: “Beklediğimiz Marmara depremi bu değil, onu erkene çeken bir deprem. Kuzey Anadolu Fayı’nda oluşan bu deprem zaman olarak Marmara depremini öne çekti” dedi.

 Ve yine İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Cengiz Yıldırım: “Bu beklediğimiz büyük deprem değil” dedi.

Yukarıdaki profesörler Marmara'da hala büyük bir depremin beklendiğini iddia ederken;

Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, “Marmara’da depremler bitti. Rahat olun” dedi.

Ve yine Prof. Dr. Osman Bektaş (Jeoloji Mühendisi): “Orta Marmara’daki fay creep’ yani ‘sürüklenen’ bir fay. Bu tür faylar ‘kilitli faylar’ gibi çok enerji biriktirmez. Sürüklendiği için daha az enerji biriktirir. Şimdiye kadarki bilimsel veriler bu bölgede 7 büyüklüğünde bir deprem olamayacağını, en fazla 6.4 büyüklüğünde bir depremin olabileceğini gösteriyordu. Nitekim bu öngörüye uygun bir netice çıktı. Endişeye mahal yok” dedi.

Hadi bakalım buradan yakın. Koca koca profesörler bile ikiye bölünmüşken halk ne yapacak?

Yazı turamı atacaklar?

Yazı gelirse büyük deprem, olacak tura gelirse büyük deprem olmayacak diye işi şansa mı bırakacaklar?  

Evlerine girip artık tehlike geçti rahat rahat uyuyalım mı diyecekler yoksa her an deprem olabilir diye çadırlarda mı yaşayacaklar?

 Oysa doğal afetler bile şansa bırakılmaz.

Dere yatağına ev yapılmaz, çığ tehlikesi olan bir yerde yerleşim olmaz.

Eğer ülkeniz deprem kuşağındaysa binalarınız ona göre yapacaksınız demirini çimentosunu çalmayacaksınız.

Tabi ki doğanın gücüne yeri gelir hiç bir şey karşı koyamaz.

Ama elin oğlu 9 şiddetin de bile depreme dayanıklı binalar yapıyorsa ve bizde 7,5 şiddetin ki bir depremde evlerimiz yıkılıyorsa şapkamızı önümüze koyup düşüneceğiz.

Ya da yazı tura atıp işimizi şansa bırakacağız.

Hadi şimdi siz karar verin.

Bu profesörlere bakarsak deprem riski kaldı ya da kalmadı.

O zaman alalım elimize bozuk parayı atalım havaya, yazı gelirse deprem riski kalmadı diyen profesörlere inanalım, tura gelirse deprem riski devam ediyor diyen profesörlere inanalım.

Yazı mı? Tura mı?

Vah halimize vah.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve samsunetikhaber3.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.