AKP'nin İktidardaki Başarısı
AKP'nin İktidardaki Başarısı
Samsun'un Atakum ilçesi Adnan Menderes Bulvarı üzerinde hayata geçirilecek olan Kitap Kafe ve Millet Kıraathanesi projesi içinde yer alan mescit hakkında açılan dava sonuçlandı.
Samsun'un Atakum ilçesi Adnan Menderes Bulvarı üzerinde hayata geçirilecek olan Kitap Kafe ve Millet Kıraathanesi projesi içinde yer alan mescit hakkında açılan dava sonuçlandı.
Samsun Büyükşehir Belediyesi muhalefet meclis üyelerinden biri tarafından mescidin kaçak olduğu gerekçesiyle Samsun 3. İdare Mahkemesi'nde görülen davada mahkeme, davaya konu olan imar planının, imar ve kıyı mevzuatına, şehircilik ilkelerine ve kamu yararına uygun olmadığı yönünde karar verdi.
Bu durum aslında, tüm başarısızlıklarına rağmen AKP'nin 23 yıldır nasıl oluyor da iktidarda kalabildiğini gösteren en güzel örneklerden biridir diye düşünüyorum. Üstüne düşüp hesap sorulacak, canlara dahi mal olan o kadar yönetimsel hata varken, polemik oluşturacak hassas konularla gündem değiştirmek bence topluma hiçbir faydası olmayan beyhude zaman israfıdır.
Türkiye gibi 85 milyon nüfusun %99'unun Müslüman olup, %70'inin de dini hassasiyetlere sahip olduğu bir ülkede, bu tür yaklaşımlar yalnızca mevcut iktidara koz vermekte. AKP, sosyal, ekonomik, güvenlik, sağlık ve eğitimde bunca başarısızlığa rağmen 23 yıldır iktidarda kalmayı başarırken, aslında bu başarılarının arkasında muhalefetin yanlış söylem ve stratejilerinin çok büyük önemi vardır.
Kaldı ki AKP'nin iktidardaki başarısı, çoğunlukla toplumun değer yargıları üzerinden yapılan hassas eleştirilerin ters etki yaratmasından kaynaklanıyor. Ekonomik, adalet, eğitim ya da güvenlik gibi alanlarda başarılı olmasa da, muhalefetin bu tür dini temellere dayalı eleştiriler yapmaya devam etmesi, iktidara desteği konsolide etmeye yardımcı oluyor.
Vatana, bayrağa ve dine olan bağlılık, bu toplumun en derin köklerinden biri olup, bu değerlere yönelik yanlış tutumlar, yönetimde zafiyet gösterseler de seçmeni mevcut iktidara yeniden yakınlaştırıyor. Eğer muhalefet gerçekten iktidara alternatif olmak istiyorsa, dini hassasiyetler yerine, ekonomik ve sosyal başarısızlıklara odaklanarak daha etkili bir siyasi dil geliştirmek zorundadır.
Sonuç olarak, muhalefet, toplumun değerleri ve hassasiyetleri üzerinden inşa edilen bir eleştiri değil, toplumsal fayda ve gelişim odaklı bir yaklaşım benimsemelidir. Muhalefet kendi stratejisini yeniden gözden geçirerek, manevi değerleri hedef almak yerine, toplumun gerçek sorunlarına odaklanmalıdır. İktidarın başarısızlığını yalnızca kendi politikalarıyla değil, aynı zamanda muhalefetin yaptığı hatalarla sürdürdüğü bir ortamda, değişimin anahtarı doğru strateji ve toplumu kucaklayan bir söylem geliştirmek olmalıdır.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.